Vali Mehmet Alpaslan Işık, “Yunus Bizim, Türkçe Bizim, Karaman Hepimizin” diyerek, ezberleri bozdu. Işık, Yunus Emre ve Türkçe Yılı nedeniyle geniş katılımlı bir toplantıya ev sahipliği yaparak, kimin heybesinde ne varsa onu ortaya koymasını istedi. Bu makale, bazı tekrarları içermekle birlikte bu konudaki son yazım olacak.
Türkçede “Gazel okumak” deyimi vardır; oyalamak veya kandırmak üzere boş sözler söylemek anlamındadır. Bu deyim halk dilinde daha çok “Uzaktan gazel okumak” şeklinde kullanılır. Karaman’da 20 Şubat’ta yapılan toplantı bana bu deyimi hatırlattı. Yunus Emre ve Türkçeye yakışır, kalıcı ve şehre katkı sağlayıcı önerilerde bulunan kıymetli katılımcıları tenzih ederim.
Toplantıdan sonra “Konuşacaktım ama fırsat bulamadım”cılar çıkmış. Bu da gazelciliğin yeni versiyonu olmalı. Günümüzde her şey modifiye olmuyor mu? Yani yeniden ayarlanıyor. Galiba öyle bir şey. Ben insan için değişim ve gelişim sözcüklerini tercih ederim.
Bazı kişiler için “mahcup olmuşlardır” diyemiyorum, çünkü mahcubiyet kişinin kendini idrakinden doğar. Yunus Emre’nin “İlim kendin bilmektir” dediği gibi.
Karaman’ın kanayan yaralarından biridir, uzaktan gazel okuyanlar. Sayıları azdır ama sesleri yüksek perdeden çıktığı için herkesi rahatsız edecek potansiyele sahiptirler. “Ah! Nerde o eski dil bayramları” diye iç çekenlerle, heybesinin dolu olduğuna inananlara “Haydi buyurun! Dağarcığınızda ne varsa ortaya koyun” denildi.
Sayın Işık, bu toplantıyı heybesi boş, ağzı dolu olanları mahcup etmek niyetiyle yapmayacak kadar nezaket sahibidir. Güzel fikirler devşirileceğine inanmış olmalı. Ayrıca istişarenin gerekliliğini bilen bir yöneticidir. O günkü konuşmasının içeriğine dikkat edilirse çok samimi bir dil kullandığı fark edilir. Sözlerinin bütününe bakılınca Vali Işık için “bir gönül eri, bir Karaman sevdalısı ve bir Yunus aşığı” diyebiliriz.
Toplantı iyi niyetle ve bir amaç uğruna yapıldığı için güzel sonuçlara vesile olacaktır. Toplantının ilk getirisi, içerikten yoksun önerilerin elenmesi olmuştur.
karamandan.com’da 8 Şubat 2021’de yazdığım “Festival Goygoycularına Dikkat!” başlıklı makalenin bir bölümünde şunlara işaret etmişim: “Vali Mehmet Alpaslan Işık’ın talimatıyla başlayan ve liderliğini Vali Yardımcısı Oğuz Şenlik’in yaptığı “Bizim Yunus ve Türkçe Yılı” etkinlikleri için projeleri değerlendiren komitenin bu işten alnının akıyla çıkacağına inanıyorum.
Proje değerlendirme ve “Bizim Yunus, Türkçe Yılı” kutlamalarının ana omurgasını oluşturan ekip, bana göre, bu işin ehil ellerde olduğunun kanıtı. İnşallah ay sonuna kadar projeler netleşir ve ortaya bir faaliyet takvimi çıkar.
Karaman’da Türk Dil Bayramı ve Yunus Emre’yi Anma Törenleri hep tartışılmıştır. Bir kentin tamamının beğenisini kazanacak bir etkinlik için maalesef sihirli formül yoktur. Karaman, etkinliklere katılımcı kentlerden değildir. Bu olguyu geçmiş yıllardaki yazılarımda değerlendirmiş, somut örnekler vermiştim.
Anadolu’da düğünler için söylenen bir laf vardır: “Davetiye gelirse gitmeyiz, gelmezse küseriz.” Proje toplantılarına konuya vakıf olmayan kuruluş temsilcilerinin dahil edilmemesi gerekir.”
Güvenelim ve Ümitvar Olalım
Toplantı oldu, bitti. Öneriler ortaya konuldu. Artık görev, Vali Yardımcısı Oğuz Şenlik, İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Çalışkan, Kültür ve Turizm Müdürü Burhan Yemiş ile KMÜ’den Ahmet Hakan Yılmaz hocama kaldı.
- Tekrar hatırlatmak isterim, “Yunus Emre ve Türkçe Yılı” projelerinde yer alacakların listesi şöyle:
1.Karaman Valiliği,
2. Karaman Belediye Başkanlığı,
3. Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi,
4. İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü,
5. İl Milli Eğitim Müdürlüğü,
6. İl Müftülüğü,
7. İl Emniyet Müdürlüğü,
8..Vakıflar Bölge Müdürlüğü.
(Bu kurumların projede yer alma nedenleri uzmanlık alanlarında projeye sağlayacakları katkılar dolayısıyladır.)
Karaman, “Bizim Yunus ve Türkçe Yılı”ndan alnının akıyla çıkacaktır. Çünkü “Alınlarından Öpülecek” bu dörtlünün arkasında “Alınlarından Öpülecek” çok güzel insanlar var. Allah yollarını açık etsin ve işlerini kolay kılsın.
Ah Keşke Dediğim An
Toplantıyı izlemeyi ve gözlemlerimi yazmayı isterdim. Katılımcıların gözlerindeki ışığa bile dikkat ederdim. Kimler, hangi önerilerle gelmişse onları sizlere aktarırdım. Sivil toplum kuruluşu temsilcisi kimliğiyle toplantıya katılanların, öneri veya temennileri, temsil ettikleri kuruluşun ortak sesi mi, yoksa kişisel görüşleri mi? Bunları sorardım. Kof ve basmakalıp sözlerle kendini gösterme gayretindeki kişileri, Yunus Emre ve Türkçeyi bir şölenin sebebi olarak değerlendirmek isteyenleri ve aklına gelen her düşünceyi kıymetli cevher sananları tek tek not ederdim.
Bazı öneri sahiplerini telefonla arayıp onların aktardıklarını köşeme taşıdım. Ama yeterli bulmadım. Daha çok kişinin önerisini paylaşmak isterdim. Maalesef olmadı. Ne onları tanıyorum ne de onlar beni aradı.
Ne Oluyor?
Bir okuyucu, yorum yazmış; Son yazılarımda bir taraflılık, birilerine sataşma, birilerine giydirme niyeti gördüğünü belirtiyor. Ayrca “Ne oluyor?” diye sorduktan sonra devam ediyor:
“Sanki kalem sizin olmaktan çıktı. Kaleminizi başka bir el mi tutuyor anlamıyorum.
Ne olursa olsun kaleminizde sipariş kokuları var!
Belki içinizden geldiği gibi yazıyorsunuz ama bir konuda uyarayım.
Sonuçta yazılarınız Karaman'da çıkarcı kesime hizmet ediyor!
Büyük ihtimalle Karaman'da Yunus Emre etkinlikleri hüsran ile sonuçlanacak!”
Yazık! Bana karşı kullandığı ifadeler için değil, hüsran beklentisiyle yanıp tutuştuğu için yazık. Maalesef Karaman’ın bir yüzü bu. Hüsran beklentisi içinde olan sadece birkaç kişi değil, bir kitle. Karaman’ın kara bahtı, kem talihi. Elden ne gelir? Bunlar çorak iklimin ürünü.
40 Günde 25 Yunus Yazısı
Yunus Emre üzerine yazdığım makale sayısı 40 gün içinde 25’e ulaşmış. Üstelik Türkçeye ilişkin henüz tek satır yazmadım. Yunus Emre yazılarımın büyük bölümü özgün konular. Karaman’daki tüm sosyal medyada yer alan Yunus Emre yazılarının toplamından kat kat fazla. Şimdiden en az 100 sayfalık kitap olacak kadar makale yazmışım. Yunus Emre yazıları nasıl olur da çıkarcı kesime hizmet edebilir? Yazıları okuyun. Okumadan yargıda bulunmak sağlıklı yol değildir. Sahibini utandırır. Okuduğunu anlayanlardan iseniz, burnunuza gelen kötü kokuyu somut olarak iletin. Kötü kokuların sebebi burnu her yere sokmak olabilir.
Aynı okur beni Karaman’a davet etmeyi de ihmal etmemiş; “Ankara'dan yazı yazmak zor olmuyor mu?
Zaten saygın ve el üstünde tutulan bir kişisiniz! Gelin Karaman'dan yerinden mücadelenize devam edin” diyerek, Allah’ın kendisine bolca bahşettiği aklından beni de nasiplendirmek istemiş.
Zorunlu iskana tabi tutma dönemi tarihin derinliklerinde kaldı. Yılın üçte birini Ankara’da, üçte birini Trakya’da, üçte birini seyahatlerde geçiriyorum. Sağlığım elverdikçe bu düzenimi bozma niyetinde değilim.
Yazılarımı asla mücadele amaçlı yazmıyorum. Kurduğum her cümle, en az 50 yıllık birikimimin ürünüdür. Mücadele kelimesine alerjim vardır; konuşmalarımda ağzımdan çıkmayan sözcüklerdendir. Yazılarımda da bu kelimeyi hiç kullanmam. Maçlardaki mücadele kelimesine bile tahammül edemem. Karşılaşma veya müsabaka demeyi tercih ederim. Düşüncelerim de yazılarım da barışçıldır.
Teşekkür etsem gerçek zannedilir, “sana ne” desem kalp kırılır. En iyisi boş geçmek. Gençlerin söylediği gibi, bekleme yapmamak.
Karaman’da yazımı beğenmeyenlerin ilk aklına gelen, “Gel Karaman’a, yazacaksan burda yaz” demek oluyor. Sonra kalemimi kiraladığım ifade edilerek, iş had bildirmeye kadar gidiyor.
Karaman’da yazmak iyiyse sizin elinizi tutan mı var? Buyurun yazın. Kalem koleksiyoneriyim, kiraya vermek ne demek, kalemlerimin bir tekine bile kimseyi elletmem (!)
Haber Yazmayan ve Fotoğraf Çekmeyen Gazeteciler
Karaman’da belediye otobüsleri Yunus Emre ve Türkçe Yılı için görsellerle donatılmış. Tak kurulmuş. Alkışlarım, mutluluk duyarım. Karaman’da bunlardan gazetecilerin hiç haberi olmaz mı? Ne haber gördüm, ne fotoğraf. Belediye duyurmaz mı? Bana e-posta gönderseler makalelerimde seve seve kullanırım. Gazetecilikte lafını edip haberini yazmayan, fotoğrafını çekmeyen kişi, “muhabirlik yapabilecek yeteneği yoktur” gerekçesiyle meslekten uzaklaştırılırdı. Gazeteci lafını etmeyip haberini yapan ve haberiyle konuşturan kişidir.
Uzaktan bu kadarını yazabiliyorum (!) İstişare toplantısındaki içerik ve önerilerle ilgili tek bir cümle duymamış ve okumamış olsam, şu sözler bile Yunus Emre ve Türkçe Yılı’nın hafızalarda yer etmesine yeter de artar:
“Özü Yunus, Sözü Türkçe”
“Yunus Bizim, Türkçe Bizim, Karaman Hepimizin”
Yorum yazarak Karamandan.com Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Karamandan.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) tarafından servis edilen tüm haberler Karamandan.com editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Karamandan.com değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Karamandan.com Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Karamandan.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) tarafından servis edilen tüm haberler Karamandan.com editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Karamandan.com değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(6)Ceylan - Karaman’da bir çok insan sizinle birlikte tek yürek. Sesiz çoğunluğun sesini oluşturuyorsunuz. Sizin yazılarınızla güne başlıyoruz. Sizin gibi insanlara bu ülkemizin ve Karamanımızın ihtiyacı var.
Zeycan Pancar - Selamün aleyküm abim yazılarınızı beğenerek ve gurur duyarak okuyorum iyiki Karamanlısın bizlerin gururu sesi düşüncesi oluyorsun sizi bana Zehra hocam tanıştırdı ben onun 45 yıl öncesi ögrecisiyim hocamıda ilk günkü gibi seviyor sayıyorum sizede saygılar abim
Arif Ovalı - #"Kalem Koleksiyoneriyim"#...
❤Kalem kolleksiyoneriyim, ...❤
Bu kadar güzel anlatılır.
Kalemdeki edebine hayran kaldım. Teşekkür ediyorum, her okuyuşta bir şeyler öğreniyoruz.
N.BAŞTOKLU - KÜPÜN İÇİNDE NE VARSA DIŞINA O SIZARMIŞ....ADAMLAR GERİLİMDEN SATAŞMADAN VE KAVGADAN BESLEMİŞ.....EĞRİ CETVELDEN DOĞRU CİZGİ ÇIKMAZMIŞ......İT ÜRÜR KERVAN YÜRÜR...ÖNÜNE BAK AHMET ABİ....CEVABA DEĞMEZ KEŞKE CEVAP YERİNE DAHA GÜZEL YAZILAR YAZSAYDIN.....SELAM VE DUA İLE..
Nurten Kılıç. - “Özü Yunus, Sözü Türkçe”
“Yunus Bizim, Türkçe Bizim, Karaman Hepimizin”
Ver Coşkuyu Ver Coşkuyu
Sayın Ahmet Tek yazılarınızı ilgiyle okumaktayım. Yunus Emre ve Karaman’ın tanıtımı ile ilgili olan yazılarınızda; Tüm Karaman için coşku meydana getiriyorsunuz.
Değişik kimlik ve yüze sahip insan kaynaklı şehrin potansiyel gücünü göreve çağırıyorsunuz. Gittikleri yerde markalarıyla birlikte şehri temsil edenlere çağrıda bulunuyorsunuz. Kendini büyüten şehrine asli görev Karaman’ın bağrında yetiştirdiği büyüttüğü değerlerimize, şehir dışında yaşayan iş insanlarına buradan çağrıda bulunuyorsunuz.
Karaman’ın önemli dominant kişilerine ellerinden geleni yapmaları için göreve davet ediyorsunuz. Her insanın elinde mutlaka yapabileceği potansiyel güç vardır. İnsanlara ellerinde olan potansiyel gücü hatırlatıyorsunuz.
Karaman’ın önemli kişilerini koltuklarına oturmadan duyarlı olmaya hizmete davet ediyorsunuz.
Herkesin yapabileceği ucundan tutacağı mutlaka bir iş vardır Karaman’ın haklı tanıtımında haklı davasında; herkesin de üstüne düşeni yapması gerektiğini vurguluyorsunuz.
Uyuyanları gaflette olanları suskunları uyandırıyorsunuz Ne olur ses ver! Diyorsunuz.
Bakıp da geçenlere gözlerini açıyor ‘’bakın ve görün’’ diyorsunuz. Bu Karaman için altın fırsat ikisi bir arada üstelik ‘’Yunus Emre Dünya Dili Türkçe’’ haydi davranın hızlı davranın durmayın diyorsunuz
Karaman’ımızın ayağına kadar gelmiş bu güzel fırsatı kullanmamız için çırpınıyorsunuz. Yazılarınızda isimler zikrederek Karamanlıları göreve çağırıyorsunuz.
Elindeki imkanı bilen ve bunu yararlı bir şekilde kullanmayı planlayan kişiyi motive etmek için yazınıza taşıyorsunuz.
‘’Karaman’da uzun yıllardır özlemi çekilen güzel günler için ilk adımların atıldığına ve birkaç güzel insanın el ele vererek güzel işler yapmaya başladıkla
Abdullah - Hocam,
Yazılarını kaçırmadığım bir kaç yazardan birisi de sizsiniz. Yazırınızdan çok şey öğrendim, Yunus Emre de buna dahildir. Hocam, her konuda yazılarınızın devamını beklerim, siz yazın ben okurum.
Selamlar,
Yazılan yorumlardan Karamandan.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Anadolu Ajansı (AA), İhlas Haber Ajansı (İHA), Demirören Haber Ajansı (DHA) tarafından servis edilen tüm haberler Karamandan.com editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Karamandan.com değil haberi geçen ajanstır.