Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 20 Kasım 1989 tarihinde kabul edilen çocuk haklarına dair sözleşme ile kutlanmaya başlanmıştır. Bu sözleşme, dünya üzerinde yaşayan tüm çocukların sahip olduğu hakları tanımlayan ve güvence altına alan ilk evrensel sözleşmedir. 196 ülke tarafından imzalanmış ve onaylanmıştır. Çocuk haklarının korunması ve geliştirilmesi amaçlanıyor. Bu gün, tüm dünya çocuklarının huzurlu ve güvenli bir yaşam sürmeleri için hep birlikte çalışmamız gerektiğine dikkat çekiyor.
Bir önceki “Bir Gün Gelecek Bir Gün Kalacak” başlıklı yazımda çocuklara verdiğimiz bir söz olmalı, demiştim:
“ Ülkemiz ve dünya çocuklarına verdiğimiz bir söz olmalı, bir davası olmalı insanın. Önce anneyi, sonra babayı, sonra evlerin içlerini, sonra yaşadığımız dünyanın içini güzelleştirmek için her gün az da olsa çalışma yapmamız gerektiği hususunda. Anne baba güzelleşir, savrulmazsa kötü niyetli insanlar bir gün uslanırsa çocuğun yüzü güler; çocuk mutlu, huzurlu ve güvende olur. Çocuğun yüzü gülerse dünya ve içindekiler bir anlam kazanır; dünyanın yüzü güler. Çocukların ekranlar önünde ölüme terk edildiği, savunmasız bırakıldığı, aile yuvasının geleceğini sosyal medyanın şekillendirdiği bir dünyada, huzur ve güvenden söz edilemez.”
Bugünkü yazımızda biz büyüklerden daha temiz, en temiz ve sevgi dolu olan çocukların haklarını hakkıyla gözetiyor muyuz, bu konuda kafa yormaya çalışalım.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, dünya çocuklarını her türlü tehlikeden korumak için hangi ciddi çalışmanın içinde bulunuyor?
Dünyanın gözü önünde Gazze’de saatte beş çocuğun hayatını kaybettiği, binlerce çocuğun dünyasını değiştirdiği günümüzde çocuk haklarından bahsedilebilir mi?
Parklarda güven içinde oynaması gereken çocukların Filistin’de “şehitçilik oyunu” oynaması, 196 ülkeye ne söyler?
Doğurduğu çocuğa sahip çıkmayarak cami avlusuna, çöp kovası yanına bırakıp giden anneye “Dünya Çocuk Hakları Günü” ne söyler?
Sosyal medyayı yanlış yerlerde kullanarak evdeki huzur yerine başka yerlerde huzur arayan, kocasını ve çocuklarını yüz üstü bırakarak bir bilinmeze yelken açan anneye “20 Kasım Dünya Çocuklar Günü” ne söyler?
Babasız büyüyen, var yok baba olan, doyurmanın babalık olduğunu sanan, çocuklarını sadece büyüten, yetiştirmeyen babalara bugün ne söyler?
Öz evlatlarının rızkını gayri meşru yollarda harcayan, onların boynu bükük yetişmesine neden olan bir babaya hangi haktan söz edebiliriz?
Denize, havuza düşen bir çocuk görsek hemen kurtarmaya çalışırız. Yanan binanın içinde kalan bir çocuk haberi alsak elimizden geleni yaparız. Kapımıza gelen, çocuğunuza hırsızlığın sırlarını anlatacağım, ahlaksız görüntüler seyrettireceğim diyen bir kişiyi kovarız. Peki, çocuklarımızın eline verdiğimiz tabletler, akıllı telefonlar çok mu sağlıklı; televizyondaki bazı dizi ve programlar çok mu ahlaklı? Uzun süre ekranlar karşısında büyüyen çocuk, ekran denizinde boğulmuyor mu, bilinçsiz kullanılan ekranlarda geleceği, ruhu yanmıyor mu? Çocuğun geleceğini hakkıyla düşünmeyen bilinçsiz ve vurdumduymaz ailelere bugün ne ifade eder?
Çocuğunu küçük yaştan itibaren gerçek sahibi olan Yaratıcıyla tanıştırmayan, onu manevi yönden beslemek için bir çabanın içine girmeyen ebeveyne 20 Kasım ne söyler?
Çocuklarının gözü önünde küfreden, sözünde durmayan, evde hemen hemen her gün problem çıkartan, bir babaya ve onların yanında dilinden beddua sözcükleri, elinden akıllı telefonun eksik olmadığı bir anneye çocukların hakkından hakkıyla söz edilebilir mi?
Kendisini hakkıyla eğitememiş; sevgi, ilgi yönüyle fakir, ayın on beşi gelsin maaşım gelsin diyen, çocukları daha iyi bir geleceğe hazırlamak için cabası ve fedakârlığı olmayan bir eğitmene bugün ne söyler?
Küçük yaştan beri en büyük değerin zenginlik olduğunu bilerek çocuklara empoze eden bir dünyada çocuk haklarından söz edilebilir mi?
Çocukların istismar edildiği, kötü niyetli insanların çocukları bile muhteris menfaatleri için kullandığı bir dünyada haklar bize neyi anlatır?
Her istediğini anlık yerine getiren, çocukları doyumsuz ve memnuniyetsiz yetiştiren, yaşına göre küçük sorumluluklar vermeyen, kendine bağımlı yetiştiren, gerçek hayatla tanıştırmayan biz anne babalara adı konan, içi doldurulmayan bugün ne söyler?
Çocuklarını takdir etmekten çok eleştiren, onlarla bir türlü duygusal bağ kuramayan, baskıcı ve otoriter, sevgi ve eğitime yatırım yapmayan ebeveyn, çocuklarını kötü niyetli insanların eline bırakarak hangi çocuk hakkını yerine getirmiş oluyor?
ALİ ALTAYLI
Yorum yazarak Karamandan.com Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Karamandan.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Karamandan.com editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Karamandan.com değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Karamandan.com Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Karamandan.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Karamandan.com editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Karamandan.com değil haberi geçen ajanstır.
Yorumlar
(1)Abdullah - Bir parkta birbirlerini vuran 19 ve 20 yaşındaki çocukların, aileleri ve ailelerinden daha fazla görüştükleri, onları yönlendirenler hakkına “20 Kasım Dünya Çocuklar Günü” ne söyler?
Herkesin keyfi yerinde, herkes üttüm oynamam diyor, bana dokunmayan yılan bin yaşasın diyor.
Ama o yılan yakında önce besleyenleri sonra bizi ısıracak.
Yazılan yorumlardan Karamandan.com hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. Sitemizin Topluluk Kurallarına uymayan yorumlar yayınlanmaz. Yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Karamandan.com editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Karamandan.com değil haberi geçen ajanstır.